BM’NİN FİLİSTİN HAKKINDA Kİ KARARLARI “كأن لم يكن “SANKİ YOK HÜKMÜNDEDİR. ![]() BM’NİN FİLİSTİN HAKKINDA Kİ KARARLARI “كأن لم يكن “YOK HÜKMÜNDEDİR. BM’nin Filistin Hakkında ki Kararları “كأن لم يكن “Yok Hükmündedir. 7 Ekimden bu yana 55 gündür İşgalci Siyonist askerleri tarafından 2,5 milyon Gazze halkının tepesine havadan, karadan ve denizden yaptığı hedef belirlemeden bomba yağdırılırken, Filistinli çocuklar, kadınlar İsrail hapishanelerinde çok ağır şartlar altında tutulurken, insan, hakları, kadın hakları, çocuk hakları hayvan hakları, egemenlik hakları uluslararası antlaşmalar evrensel metinler diplomatik teamüller, insani değerler yerle bir edilirken, mabetler işgal edilip ibadetleri engellenirken, uyduruk mahkeme kararlarıyla meskenlere iş yerlerine el konulurken, hatta Filistinlilerin mülklerine Yahudiler yerleştirilirken, 1948 Arap İsrail savaşında topraklarını terk etmek zorunda kalan ve sayıları 6 Milyonu bulan Filistinli mülteciler hala kendi öz topraklarına sokulmazken bu insanlık dışı soykırım ve insanlık dışı muamele karşısında Siyonist İsrail’e hiçbir yaptırım uygulanmazken; BM (Birleşmiş Milletler) BMGK( Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi) UCM (Uluslararası Cezam Mahkemesi) İHM (İnsan Hakları Mahkemesi) gibi uluslararası kuruluşların aldığı sözde kararların " dünya kamuoyu nezdinde bir anlam ifade ettiğini söylemek mümkün değildir. BM’in“Filistin Dayanışma günü” kararı İnsan aklıyla alay etme kararıdır. İsrail’in Gazze’deki insanlık dışı ablukası, yasadışı yerleşim faaliyetleri, Kudüs’ün tarihi ve hukuki statüsüne yönelik yıkım faaliyetleri, insanlığın tüm değerlerini yok sayan saldırıları sonlanmadan, hukuksuz işgal nedeniyle topraklarını kaybeden, yurtlarından ayrılan dünyanın çeşitli bölgelerinde mülteci konumundaki 6 Milyona yakın Filistin halkı topraklarına döndürülmeden BM tarafından alınan 194. Sayılı kararı hayata geçirilmeden alınan kararlar “keenlemyekün” yok hükmündedir. Siyonist rejim karşısında Filistin halkı kendi kaderine terk edilmiştir. Bir asrı aşan süreden beri Filistin halkına reva görülen muamele şunu göstermiştir ki, Bütün Batı ülkeleri ve emperyal güçler İsrail’in yanında yer aldığı halde hem Batı hem de İslam ülkeleri tarafından Filistin halkı kendi kaderine terk edilmiştir. Filistin halkının sesine ses verecek yürekli bir lider bekliyoruz. Şimdi gelinen noktada İsrail işgali altındaki Kudüs’ün ve Filistin topraklarının yalnızlığı karşısında Filistin halkının sesine ses verecek yürekli liderleri beklemektedir. İşgalci İsrail’in döktüğü kanlar, yaktığı canlar karşısında sızlayan vicdanların harekete geçmesini beklemektedir. Şimdi duyarsız ve vicdansız insanlığa Şeyh Ahmet Yasin’in şu serzenişini hatırlatalım!“Ey ümmetin liderleri, Ey ümmetin halkları!.. Allah aşkına, bari aleyhimize olmayın!.. Allah’ım! Ümmetin suskunluğunu sana şikâyet ediyorum! Siz ey Müslümanlar! Suskun ve aciz, helak olmuş ölüler! Başımıza gelen bu acı felaketler karşısında, hâlâ kalpleriniz sızlamaz mı? Bu ümmetin kurumları, sivil toplumları, partileri, teşkilatları ve bariz şahsiyetleri, ALLAH için kızmazlar mı? Bu ümmetin onurları şerefleri çiğnenirken utanmazlar mı? Ey Rabbimiz! Gücümüzü topla, zaafımızı gider ve mümin kullarına yardım et! Diye çağıramazlar mı?.. Buna da mı gücünüz yetmiyor?.. ALLAH için, ümmetin namusu için kızacak bir halk yok mu? Yakında bizim büyük ölümlerimizi duyacaksınız. Ve bizimle birlikte çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız ve gençlerimiz ölecek! Bizden, teslim olmamızı ve beyaz bayrak dikmemizi beklemeyin!.. Çünkü biz, bunu yapsak da öleceğimizi biliyoruz. Bırakın savaşçı onuruyla ölelim!.. O zaman bizim alınlarımızda şu yazılacak. Bizler direndik! İleri atıldık ve kaçmadık! Dilerseniz bizimle olun, elinizden geldiğince, öcümüzü sizden her biriniz boynuna taksın!.. Dilerseniz bize acıyarak ölümümüzü izleyin! Umarız bizim aleyhimize olmazsınız! ALLAH aşkına, bari aleyhimize olmayın!.. Ey ümmetin liderleri, ey ümmetin halkları!.. Allah’ım! Akıtılan kanlar, dokunulan ırzlar, çiğnenen namuslar, yetim bırakılan çocuklar, oğlunu yitirmiş anneler, dul kalmış kadınlar, yıkılmış evler ve ifsat edilmiş ekinler aşkına sana şikâyette bulunuyorum… Allah’ım sana şikâyette bulunuyorum! Gücümüz dağıldı. Birliğimiz bozuldu. Yollarımız ayrıldı. Allah’ım halkımızın zaafını ve ümmetimizin dağınıklığını, düşmanı yenmedeki aczimizi sana şikâyet ediyorum.” Allah’ım sıkıntılarımızı ferahlığa, Zorluklarımızı kolaylığa, güçsüzlüğümüzü güce dönüştür. Bizi sensiz bırakma Allah’ım… Âmin Bizi Filistin’e, Kudüs’e hadim eyle! 29 Kasım 2023 Mustafa KIR ASTP BAŞKANI
|
208 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |